Login

Lost your password?
Don't have an account? Sign Up

OBSTETRİK ULTRASONOGRAFİ

     Obstetrik ultrasonografi gebelik takiplerinde yapılan ultrasonografik incelemeye verilen isimdir.

     Günümüzde kullanılan ultrasonografi cihazları hareket halindeki fetusun görüntülerini monitör ekranına yansıtmakta ve fetusu incelemeye olanak tanımaktadırlar. Prob anne adayının karnı ile temas eden cihazdır. Probdan yayılan bu ses dalgaları değişik dokulardan değişik oranlarda ve formlarda yansıyarak aynı alıcıya geri dönerler. Birbirinden farklı olan bu yansımalar bilgisayar tarafından işlenerek görüntü olarak monitöre yansıtılır. Bu görüntüye ultrasonogram adı verilir. Fetal kalp atımları ya da bebeğin hareketleri gibi hareketli görüntüler monitörden izlenir. Benzer şekilde görüntülerin incelenmesi ile fetusta bulunan anormallikler saptanabilir. Yine fetusa ait ölçümler yapılarak gelişimi değerlendirilebilir.

     Gebelikte ultrason ne zaman ve neden kullanılır?

     Ultrasonografi fetusun değerlendirilmesinde güvenli, etkili ve ucuz bir yöntem olarak kabul edilir. Günümüzde gebelik takiplerinin vazgeçilmez bir öğesi haline gelmiştir.

     Gebelikte ultrasonografinin ana kullanım amaçları şunlardır:

     1. Erken gebeliğin tanısı ve değerlendirilmesi

     Gebelik kesesi transvajinal ultrasonografi ile 4.5 hafta gibi çok erken bir dönemde saptanabilir.

     2. Düşük tehdidi

     Erken gebelikte kanama ortaya çıktığında fetusun canlı olup olmadığı ultrasonografi ile değerlendirilir. Fetal kalp atımları 5.5-6. haftadan itibaren gelişmiş ultrasonografi cihazları ile saptanabilir. Bebeğin anne karnında öldüğü ya da hiç gelişmediği boş kese gibi durumların tanısı da ultrasonografi ile konur Yine benzer şekilde dış gebelik tanısında da ultrasonografi son derece önemli bir rol oynar.

     3. Gebelik kesesinin ve fetal büyüklüğün değerlendirilmesi

     Fetusun belirli uzunluklarının ölçümü gebeliğin yaşını yansıtır. Bu özelllikle erken gebelikte daha belirgindir. Son adet tarihini hatırlamayan hastalarda fetal ölçümler gebeliğin kaç haftalık olduğu konusunda önemli bilgiler verir. Gebeliğin ilerleyen dönemlerinde ise fetusa ait bacak, kafa ve karın çevresi ölçümleri hem bebeğin ağırlığı hem de gelişimi ile ilgili değerli ipuçları verir.

     Gebelik takiplerinde ölçülen parametreler şunlardır:

     Bas popo mesafesi(CRL): Bu ölçüm 7-13 gebelik haftalarında yapılır ve gebelik yaşını 3-4 günlük yanılma payıyla verir.

     Biparietal çap (BPD): Başın iki yanında yer alan ve parietal kemik adı verilen kemikler arasındaki mesafenin ölçümüdür. Bu ölçüm 13. haftadan sonra yapılır. 13. haftada 2.4 cm civarındayken doğumda 9.5 cm’e kadar artar. Aynı ağırlığa sahip bebeklerin BPD uzunlukları değişik olabileceği için gebeliğin son dönemlerinde güvenilirliği azalır.

     Femur uzunluğu (FL): Kalça ile diz arasındaki femur adı verilen kemiğin ölçümüdür. İnsan vücudundaki en uzun kemiktir ve bebeğin uzunlamasına olan gelişimini yansıtır. Güvenilirliği BPD gibidir ve 14. haftada 1.5 cm iken doğumda 7.8 cm civarında ölçülür.

     Karın çevresi (AC): Gebeliğin son dönemlerindeki en önemli ölçümdür. Gebelik yaşından ziyade fetusun büyüklüğü ve ağırlığı hakkında ipuçları verir.

     Fetusun ağırlığı BPD, FL ve AC’nin birarada değerlendirilmesi ile yaklaşık olarak saptanabilir..

     4. Plasentanın yerinin saptanması

     Obstetrik ultrasonografi plasentanın erken ayrılması ve benzeri plasental anomalilerin saptanmasında en etkili yöntemdir.

     5. Çoğul gebelikler

     Çoğul gebeliğin tanısı ultrasonografi ile konur. Ayrıca bebeklerin pozisyonları, fetustan fetusa transfüzyon sendromu gibi hastalıkların varlığı ile plasenta ve gebelik keselerinin sayısı da ultrsonografide saptanır.

     6. Gebelik sıvısı hastalıkları

     Gebelik sıvısının fazla ya da az olduğu durumlar da ultrasonografi ile saptanır. Her iki durumda da fetus anomali açısından dikkatli bir şekilde değerlendirilmelidir.

     7. Fetal anomaliler

     Fetusa ait pekçok anomali 20 hafta civarında yapılacak olan detaylı bir inceleme ile saptanabilir. İkinci düzey ya da anomali taraması olarak adlandırılan bu incelemede bebeğe ait olabilecek hidrosefali, spina bifida gibi önemli anomalilerin yanında, diyafram fıtığı, oniki parmak barsağında darlık gibi iç organları etkileyen anomaliler de saptanabilir. Ayrıca daha gelişmiş cihazlar yardımıyla yarık damak, yarık dudak, doğumsal kalp anomalileri ve Down sendrromu varlığı tespit edilebilir. Bunlara ek olarak amniyosentez, koriyon villus biopsisi, göbek kordonundan kan örneği alınması ve anne karnındaki bebeğe uygulanan benzeri girişimler de yine ultrason eşliğinde yapılır.

     8. Diğer uygulamalar

     Ultrasonografi bebeğe ait şu durumların saptanmasında da tek araçtır: Anne karnında kaybedilen bebeğin saptanması Bebeğin rahim içinde duruş pozisyonunun saptanması Bebeğin iyilik halinin saptanması

     ULTRASON TAKVİMİ

     Hamile bir kadının tüm hamileliği boyunca kaç kere ultrasonografi incelemesine girmesi gerektiği konusunda katı kurallar yoktur. Herhangi bir anormallik saptandığında ya da normal olmayan bir durumdan şüphelenildiğinde ultrason incelemesi yapılabilir. Herşeyin normal olduğu durumlarda ise adet gecikmesinden 1-2 hafta sonra gebelik varlığının saptanması ve bu gebeliğin rahim içinde yerleşmiş normal bir gebelik olduğunun gösterilmesi için ultrason incelemesi yapılır. Bunun dışında her rutin kotrolde ultrasonografi yapılabilir.

     TRANSVAJİNAL ULTRASONOGRAFİ

     Özel dizayn edilmiş problar yardımıyla ultrasonografi vajinal yoldan yapılabilir. Bu yöntem pelvik organların değerlendirilmesinde çok daha kaliteli görüntü sağlar ve dolayısıyla çok daha etkilidir. Özellikle hamile olmayan ya da hamileliğinin çok erken döneminde olan kadınlarda transvajinal ultrasonografi tercih edilmelidir. Transvajinal ultrasonografi ile fetal kalp atımları 5.5- 6 haftada saptanabilir. Ayrıca baş-popo mesafesinin ölçümü bu tür incelemelerde daha tatminkar olmaktadır. Bizim uygulamalarımızda 13. haftaya kadar ultrason incelemeleri genellikle transvajinal yöntemle yapılmaktadır. Obstetrik uygulamaları dışında genel jinekolojik incelemelerin hemen hepsinde transvajinal ultrasonografi tercih edilmelidir. Bu yöntemde hem görüntü kalitesi ve güvenilirliği daha yüksek olmakta hem de hastanın idrarının sıkışık olması gerekmediğinden, hasta açısından daha rahat ve kolay olmaktadır.

     ULTRASON NE KADAR GÜVENİLİRDİR?

     Ultrason hamile kadınlar üzerinde 35 yıldan daha uzun bir süredir kullanılmaktadır. Rontgen gibi iyoize radyasyon kullanılmadığından gelişmekte olan fetus üzerinde zararlı etkiye sahip değildir. İnsanlar ve hayvanlar üzerinde zararlı etkisinin olduğu gösterilememiştir. Hamilelikte ultrason uygulamaları ile ilgili en büyük risk özellikle yeterli tecrübeye sahip olmayan kişiler tarafından yapılan incelemelerde bazı fetal anomalilerin gözden kaçırılması riskidir. Bu riski en aza indirmek için tüm gebelik boyunca en az bir incelemenin başka bir hekim tarafından yapılması yaygın ve etkili bir uygulamadır.

     UNUTMAYIN!

Ultrasonografi görüntülemeye dayalı bir testtir. Anne rahminde gelişmekte olan bebeğin sahip olabileceği tüm anormallikleri saptayamaz. Ultrasonografi ile bir bebeğin normal olarak izlenmesi, onun tamamen normal ve sağlıklı olduğu anlamına gelmez. Her organın kendine özel bazı hastalıkları gebeliğin ancak belirli dönemlerinden sonra farkedilebilecek hale gelebilir. Bu nedenle yapılmış olan bir inceleme ancak o anki durum hakkında bilgi verebilmektedir.

Leave a Comment